23 Eylül 2007 Pazar

yobaz insanla özel roportaj-1-


yobaz insan polemarch zırtaboz haber ajansı muhabiri nerdesin mr.çiço ya yaptığı açıkmada kendisini bale eğitimine vereceğini bundan sonraki akademik tüm çalışmalarını bale eşliğinde yapacağını açıklayan yobaz insan polemarch ın mr.çiço ile yaptığı ropörtajı yayınlıyoruz.

mr.çico -sayın yobaz insan 7 buçuk parmağınızda on marifet gerçekten tebrik ediyoruz . nerden aklınıza geldi bale yapmak .
yobaz - söyledikleriniz için teşekkür ediyorum . ama açıklamadan önce kısa bir şey söyleye bilirmiyim.
mr.çiço- tabikide buyrun ..
yobaz- ilk önce bana bu ropörtaj hakkını tanıdığınız için size teşekkür ederim . burdan diyarbakırada vatani görevini yapmaktan olan kardeşim kurufasulyeye , koşulşuz sevgisi ve sabrı için beni bu duruma getiren bir tanecik sevdiceğim üst komuşum betüşe , yerli yersiz çemkirmeleriyle musolini ve hitler diktatörlüğünü aratmayan bir tanecik teyzem nur hayat hanıma , en umutsuz dönemlerimde yanımda olan ve her şeyin sonunda lannn acıktım yada valla dötümü gösterecem nidalarıyla beni hayata bağlayan bir tanecik biladerim gora , evimize yeni gelen ve birazda olsa girmiş olduğumuz sıkıntıları üstüne alan ve goru çekip toparlayan moon girl e , koşullar sağlandığında herkeze neşe saçan istibarat şefimiz kiki ye , tıs tıs diye gülmesi ve galiba sübyancı olmasından şüphelendiğim (90 model doğan s var arkaşın ) mr.çiço ya , bu ülkeye tazikli tezek fırlatan sevgili BAŞ bakanlarımıza( gözlerini dikatli açacaklarını düşünüyorum) , beni biraz da olsa yaşamın kenarında kendimle bırakan ruhuma dokunan küçük iskedere , bir mendil neye kanar ahmet abi diyerek hayatımı toparlama ve dübürden acı tatmı sağlayan ilhan berke , insanlardan ümidimi kestiğim de benle sevgisini paylaşan sevgili köpeğimiz pitte , miğdeme kramplar girmesine rağmen dinlemekten vaz geçmediğim yansımalara , mülksüzler gibi kitabı yazdığı için ursulaya , yaşantımın ağzına sıçan düşünmeye insanlığıma geri döndüren ve yıllarca madem ki ermenisin herkese vermelisin nidalarımıza inatla tebessüm gösteren yoldaşım ercana , yediği boklarla her gün yaşantıma bir renk katan ne yapsaydım bilader ve girdiği borçlarla bir kere dahi olsa beni düşünmeyen kardeşim hakana , beni terkedip giden biricik kızım esraya (kendisine jakuza savaşçısı bulmuş bir tane kafanı kıracam ....), sık dişini deyipte her zaman ilk kavgayı çıkaran asker arkadaşım serkana , "gecelerin artık kabusların yeri değil , şehvet ve arzunun yatağı olmasını istiyorum" diyerek ve göstermiş olduğu yaşam mücadelesi ile bana bir ilah olan sub commandante marcosa , bir çok şeyi çözümlememi sağlayan çokluk kitabının yazarı antonio negri ye , denizler arasına çöle düşmüş ülkeme , ... , sayısız sükranlarımı sunuyorum .
mr. çiço- Çok duygusal bir konuşmaydı. göz yaşlarımı tutamıyorum.
yobaz- tutma o zaman
mr.çiço - nasıl yani?
yobaz - tutucaksan ziki tut göz yaşlarını değil . bir insan neden göz yaşlarını tutmaya çalışırki ?
mr.çiço-bilmiyorum ...
yobaz- ruhumu aldınız a.q larım .
mr.çiço- amannnn... neyse röportajımıza devam edelimi .
yobaz - yavaş olmak şartı ile
mr.çiço- hııııı
yobaz- sor şu soruyu.... birde benim 7 buçuk parmağım yok . üç parmağımı daha yeni kestirdim.nal takacam
mr.çiço- aha 4 buçuk parmağı kalmış geri zekalıııı
yobaz- aristoratik tosba ....sor şu a.q sorusunu işte yoksa bitmeyecek bu ropörtaj
mr.çiço-neden bale
yobaz- hay senin ben böle bir şey görmedim . kumarmı oynasaydım senide ropörtajınıda leblebinide...

röportajın devamı haftaya

Hiç yorum yok: